Nitelikli Çalışanları Nasıl Elde Edersiniz?

Teknolojinin ve kalite standartlarının her geçen gün çıtasını yükselttiği günümüzde şirketlerin birbirleri ile "rekabet" ettiği parametreler de hızla değişiyor. 21. yy'da müşteriye sunulan ürün ya da hizmetin dışında "nitelikli çalışanlara sahip olmak" da rekabetin bir parçası haline geldi.
"İyi niteliklere sahip iş gücünü elde tutmak" yani "işveren markası yaratmak" son yıllarda kurumsal şirketlerin en çok kafa yordukları konuların başında geliyor. 
İşveren markası yaratmak demek aslında "çalışmak için arzu edilebilir bir ortam sunmak" demek.
Bloomberg Businessweek ve Realta Danışmanlık tarafından 9 yıldır üniversiteli öğrenciler ile gerçekleştirilen "En Gözde Şirketler" araştırmasına göre gençler öncelikli olarak kendilerine yatırım yapan, fikirlerinin dinlenildiği, marka algısı yüksek kurumların bir parçası olmayı tercih ediyorlar.  
2017 yılında gerçekleşen En Gözde Şirketler araştırması sonuçları nitelikli gençlerin çalışmak için tercih ettiği ilk 5 şirketi şu şekilde listeliyor;
  1. Unilever
  2. Mercedes Benz
  3. THY
  4. Aselsan
  5. Google
İşin kendisi, iş çevresi, maaş gibi kriterler bu sıralamanın önemli etkenleri olsa da şirketin yaydığı marka sinyalleri ve potansiyel çalışanların gözünde yarattığı algı sıralamanın bel kemiğini oluşturuyor.
Peki nitelikli potansiyel çalışanlar hangi kriterlerin varlığını sorguluyorlar?
  • Firmanın kurumsal itibarı ve kültürü,
  • Kariyer geliştirme politikaları,
  • Firmanın liderlik kapasitesi,
  • Teknoloji odaklılık,
  • Performans değerlendirme,
  • İş yaşam dengesi
Bu açıdan işverenlere önemli sorumluluklar düşüyor. Bir kurumun geleceğini yüceltecek nitelikli çalışanlar için günümüz koşullarında  sadece maaş ya da iş koşulları yeterli olmuyor. Güçlü bir işveren markası yaratmak ve en önemlisi yaratılan değerleri YAŞATMAK gerekiyor. İşe başlamadan önce kurumun yarattığı algı ve gerçek çalışma ortamındaki deneyimler birbiri ile uyum içerisinde değilse nitelikli çalışan şirketten kaçış yollarını arayabiliyor.
İşveren markalaşma sürecinde, potansiyel çalışanların beklentilerini karşılamak için kurumlar neler yapmalı?
  • Kurumsal stratejiyi destekleyecek stratejik markalaşma disiplinine sahip olmalı
  • Kurum değerlerinin çalışanlar ile birlikte yaratıldığı, beklentilere bağlı olarak değerlerin paydaşlar ile yeniden gözden geçirildiği ortamlar sağlanmalı
  • Ortak hedefleri gerçekleştirme yönünde sürdürülebilir işveren-çalışan ilişkileri geliştirilmeli
Artan rekabet ortamında kurumların varlığını sürdürebilmesindeki kritik nokta entelektüel sermayesinin gelişmesi ve korunmasıdır. Nitelikli çalışanları bünyesine katan kurumlar, işgücünün sürekliliği için günümüz koşullarının beklentilerini karşılamak için stratejiler geliştirmek zorundadır.
Sevgiyle Kalın,
Gülşah Şişman

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir